Balın Rengi
Balın
Viskozitesi
Balın bünyesi ya da akıcılığa karşı
koyma özelliği de denilen viskozite, bal içindeki su oranı ve sıcaklık ile
ilgilidir. Koyu, yavaş akan bir balın viskozitesi yüksek, açık renkli ve gevşek
bünyeli ballarda viskozite düşüktür. Tatlı Üçgül Balında Viskozite (Krell,
1996)
Sıcaklık(0C) Viskozitesi
13.7
600.0
20.6
189.6
48.1
10.7
71.1
2.6
Balın
Higroskobik Özelliği
Bal higroskobik bir madde olup
havadan nem alma özelliğine sahiptir. Balın havadan nem alması özel yapısına,
şeker ve su içeriğine bağlıdır. Ne düzeyde nem içerirse içersin açıkta veya nem
geçirebilir kaplarda tutulan ballar havadan nem çekerek su oranını yükseltme
eğilimi gösterirler. Bu nedenle saklama yerinin nemi %58 dolayında olmalı ve
bal uygun kaplarda kapalı olarak saklanmalıdır. Aksi halde nem alan bal kısa
zamanda fermente olarak ekşiyecek ve kullanılamaz hale gelecektir (Kumova,
1986).
Havadaki Nem (%) Bal (% su
oranı)
52
16.1
58
17.4
66
21.5
76
28.9
80
33.1
81
33.9
Balın Işığı
Döndürme Özelliği
Balın polarize ışığı sağa ve sola
döndürmesi balın kaynağına bağlıdır. Nektar balları ışığı sola, salgı balları
sağa döndürmektedir. Sakkaroz ise ışığı sağa döndürür. Bu özellik sahte balın
tanınmasına yardımcı olmaktadır.
Tat ve Koku
Tat ve Koku
Balın tadı yapısındaki şekerlerin
miktarı, türü ve birbirlerine oranı ile ilgilidir. Kokusu da alındığı bitkisel
kaynağa bağlı olarak değişmektedir. Bala uygulanan işlemler de tadını ve
kokusunu değiştirebilmektedir. Bu nedenle ısıtma, işleme, depolama gibi
uygulamalarda balın kendine has tadı ve kokusunu bozacak yanlış işlemlerden
kaçınmak gerekmektedir. Bal, kokan bir maddenin yanında saklanırsa o maddenin
kokusunu da çekebilme özelliğine sahiptir. Genellikle koyu renkli ballar açık
renkli ballardan daha keskin kokulu ve daha asitlidirler.
Balın Özgül
Ağırlığı
Balın özgül ağırlığı, içerisindeki
su miktarı ve sıcaklığa bağlı olup, 200C derecede ölçüldüğü zaman l,41-l,45
g/cm3 arasında değişmektedir. Balın özgül ağırlığı ortalama olarak l,4225
g/cm3'tür.
Balın Kırılma
İndisi
200C'de derecede refraktometre ile
ölçülen bir özelliktir. Balın bu özelliğinden faydalanarak içerisindeki rutubet
miktarı tayin edilmektedir. Bu amaçla yeteri kadar alınan bal numunesi
refraktometrenin prizma yüzeyleri arasına konur ve balın optik kırılma indisi
okunur. %18 nem içeriğinde bu değer 1.4171'dir (Krell, 1996).
Balın
Kristalizasyonu
Balın kristalizasyonu; balda bulunan
şekerlerin zamanla doyma noktasına ulaşarak dibe çökmesi olayıdır. Süzme
ballarda sıklıkla görülmekle beraber petekli ballarda da kristalizasyon
görülebilir. Çiçek balları zamanla kristalize olabilirler. Kristalize olan bal
sahte veya hileli bal demek değildir. Kristalize olan ballar 450C'yi geçmeyen
su banyosu içerisinde ısıtılarak kristalizasyon ortadan kaldırılabilir. Balların
büyük bir kısmı kristallenmeye eğilimlidir. Bu eğilim, balın içerdiği su,
dekstroz ve levüloz şekeri oranlarına ve sıcaklığa bağlı olarak
değişebilmektedir. Kristalizasyon üzerinde balın elde edildiği bitki kaynakları
da etkili olmaktadır. Özellikle ayçiçeği, kolza ve pamuk balları çabuk
şekerlenmektedir. Kristalizasyonun hızı baldaki glikoz, fruktoz oranına ve su
miktarına bağlı olarak değişmektedir. Genelde baldaki fruktoz miktarı glikozdan
fazladır. Eğer glikoz miktarı fruktoza yaklaşırsa bal çabuk, fark büyürse geç
kristalleşmektedir. Olgunlaşmamış balda sakkaroz fazla glikoz daha az olduğu
için kristalizasyon yavaş olurken olgunlaşmış ballarda ise daha az miktarda
sakkaroz bulunmaktadır. Fruktozun glikoza oranı l,0-l,2 arasındayken
kristallenme hızlı olurken, bu oran l,3 veya daha yüksek olduğunda kristallenme
gecikmektedir. Genel bir kural olmamakla birlikte "Glikoz/Su=l.70"ve
daha küçük değerlere sahip olan ballar hiç kristalize olmamakta,
"Glikoz/Su=2.10" ve üzerindeki değerlere sahip olanlar ise çabuk
kristalize olmaktadır. Kristalizasyon 5-70C'de başlamakta daha düşük
derecelerde ise kristalizasyon gecikmektedir. Kristalizasyonu önlemek için
değişik yollar önerilmektedir. Bunlardan en çok kullanılanlar, ısı uygulaması
ve şoklamadır. Son zamanlarda deneme aşamasında olan ultrasonik dalga ve
homojenizasyon gibi metotlar da önerilmektedir. Yasal düzenlemelere gereksinim
duymakla beraber kimyasal koruyucular kullanılması da etkili olmaktadır. Kristalizasyonu
önlemek için; pratikte kullanılan cihazlar ve boru sistemleri, kullanım dışında
devamlı olarak bal kalıntılarından temizlenmiş halde tutulmalıdır. Cam
kavanozların, kapakların ve ambalajların da balın doldurulması sırasında tozsuz
ve tamamen kuru olmaları gerekmektedir (Güneş ve Güneş, 2005).Kristalize olmuş
balın tekrar eski haline dönmesi için bal dolu kavanoz; 45OC'lik sıcak su dolu
bir kap içerisinde bekletilerek, balın çözülmesi sağlanır. Bal dolu kavanoz
hiçbir zaman doğrudan ateş ile temas ettirilmemelidir.
Balın
Fermantasyonu (Ekşimesi)
Balın mayalanması veya bozulması
anlamına gelmektedir. Su oranı yüksek olan ballarda şekere dayanıklı mayalar
şekeri parçalayarak alkol ve karbondioksit oluşturur ve bal köpürür.
Fermantasyonu önlemenin en önemli yolu balın olgunlaştıktan sonra hasat
edilmesidir. Çünkü olgunlaşmış bal (sırlanmış) şeker yoğunluğu yüksek, su oranı
daha düşüktür. Paslı teneke kaplarda ve iyice temizlenmemiş eski kaplarda
saklanan balların ekşimesi daha kolay olmakta ve sıklıkla bu duruma
rastlanmaktadır. Ekşime olayı genel olarak şekerlenmiş ve havanın nemini
çekerek sulanmaya başlamış ballarda görülmektedir. Şekerlenmiş bal bozulmuş bal
değildir. Ancak şekerlenmiş bal açıkta kalır ve nem çekerek sulanırsa ekşime
bundan sonra başlamaktadır. Sıcaklığın yüksek olması da ekşime olayını
hızlandırmaktadır (Sönmez, 1999).
Ref. Kaynaklar:
1) Yurtsever, N., Sorkun, K., 2002.
Bal Kalitesine Etki Eden Faktörler. Uludağ Arıcılık Dergisi. 3(2):28-31.
2) Krell, R., 1996. Value Added
Products from Beekeeping. FAO Agricultural Services Bulletin. No:124. Rome.
3) Kumova, U., 1986. Ballarda Kalite
Kontrolü. Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi. 1(3):12-25.
4) Sönmez, R., 1999. Balın Oluşumu,
Saklanması ve Şekerlenme Nedenleri. Teknik Arıcılık Dergisi. 65:8-13
5) samsuntarim.gov.tr
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder